Yönetim Kurulu Başkanı'nın Mesajı

Türkiye ihracatı 2021 yılında yeni bir rekora imza atarak 225,4 milyar ABD dolarına ulaşmıştır. Türkiye sadece ihracatını artırmakla kalmamış pazar payını da genişletmiştir. Dünya Ticaret Örgütü’ne göre Türkiye’nin dünya ihracatından aldığı pay Eylül 2021 itibarıyla %1,08’e yükselmiştir.

2021 yılı, Covid-19 pandemisine karşı geliştirilen aşı ve aşılama çalışmalarının hızlanması neticesinde tedbirleri elden bırakmadan günlük hayatımıza bir parça daha yaklaştığımız bir yıl olmuştur. Bu sayede, hem küresel ölçekte hem de ülkemizde bir yandan hizmet sektöründe hızlı bir toparlanma diğer yandan sanayi üretiminde hızlanma gözlenmiştir. Uzun süre karantina dönemi yaşayan insanların günlük hayatlarına geri dönmeye başlaması ile birlikte ekonomilerin güçlü bir talep artışı ile karşılaştığı gözlenmektedir.

Aşılama sonucu ortaya çıkan bu gelişmeler büyümeyi ve uluslararası ticareti hızlandırmıştır. Uluslararası kuruluşlara göre 2021 yılında küresel ekonominin %5,9, küresel mal ve hizmet ticaretinin ise %9,3 oranında büyümesi beklenmektedir. Pandemi döneminde, ertelenen yatırımların özellikle enerji ve madencilik sektöründe hızla artan talebe karşılık veremediği gözlemlenmiştir. Netice olarak emtia ve enerji fiyatlarında hızlı yükselişler yaşanmıştır. Ayrıca uluslararası tedarik zincirlerinde yaşanan aksamalar neticesinde küresel ölçekte enflasyonun hem talep hem de arz kaynaklı yükseldiği gözlemlenmektedir.

Küresel arz ve talebe yönelik özetlenen gelişmeler, küresel enflasyonun geçici mi kalıcı mı olduğu ve küresel tedarik zincirlerinin bölgesele dönmesi gerektiği konularında tartışmaları beraberinde getirmiştir.

ABD Merkez Bankası FED, uzun bir süre enflasyonun arz kaynaklı geçici etkilerden yükseldiğini ifade etmiş olsa da 2022’ye girerken talep yönlü unsurların kalıcı olabileceğini ima etmiştir. Böylece FED, varlık alımlarını azaltarak bitirme, politika faizini artırma, hatta bilanço küçültmeye gidilmesi yönünde sözlü iletişime geçmiştir. Bu itibarla, 2022 yılında gelişmiş ülke merkez bankalarının genişletici para politikalarını durduracağı, enflasyon endişeleri nedeniyle sıkılaşma yapabileceği beklentileri güçlenmiştir. Gelişen ülkeler açısından ise bu durum portföy akımlarının yön değiştirmesine karşılık hazırlık yapabilecekleri beklentilerine yol açmaktadır.

bölgesel üretim üssüTürkiye, coğrafi olarak Avrupa’ya yakınlığı, teknolojik ve lojistik altyapısı, yetişmiş işgücü ve görece rekabetçi yatırım ortamıyla bölgesel üretim üssü olmaya güçlü bir aday olabilecek konumdadır.

Küresel tedarik zincirlerinde yaşanan aksamalar nedeniyle ülkelerin tedarik güvenliklerini korumak istemesi bölgesel tedarik zinciri trendini hızlandırdığı gözlemlenmiştir. Bu anlamda Türkiye, coğrafi olarak Avrupa’ya yakınlığı, teknolojik ve lojistik altyapısı, yetişmiş işgücü ve görece rekabetçi yatırım ortamıyla bölgesel üretim üssü olmaya güçlü bir aday olabilecek konumdadır.

Özetlenen küresel konjonktürde, Türkiye, 2021 yılının ilk 9 ayında %11,7 oranında büyüme göstermeyi başarmıştır. Büyümenin 5,1 puanı ise net ihracatın katkısından gelmektedir. 2021 yılının tamamında ise %10 seviyesinde bir büyüme performansı göstermesi beklenmektedir. Diğer yandan, Türkiye ihracatı 2021 yılında yeni bir rekora imza atarak 225,4 milyar ABD dolarına ulaşmıştır. Türkiye sadece ihracatını artırmakla kalmamış pazar payını da genişletmiştir. Dünya Ticaret Örgütü’ne göre Türkiye’nin dünya ihracatından aldığı pay Eylül 2021 itibarıyla %1,08’e yükselmiştir.

Küresel finansal koşulların sıkılaşabileceği bir konjonktürde ülkemiz döviz ihtiyacının karşılanmasının en sağlıklı yolunun ihracat gelirlerini artırmak olduğu düşünülmektedir. İhracata yönelik yeni ekonomi modeliyle Türkiye bir yandan üretimi önceleyerek bölgesel üretim merkezi olmayı hedeflerken diğer yandan rekabetçi yapısı ile ihracatını artırabilecektir.

İhracatın öneminin giderek arttığı uluslararası bir konjonktürde, Türkiye’de ihracat finansmanının en önemli kurumu olan Türk Eximbank 2021 yılında, 22,5 milyar ABD doları kredi ve 23,6 milyar ABD doları sigorta/reasürans olmak üzere toplam 46,1 milyar ABD doları ihracat desteği sağlamıştır. 2022 yılında ise toplam destek hacmini 50 milyar ABD doları seviyesine taşımayı hedeflemektedir.

Murat ZAMAN

Yönetim Kurulu Başkanı